31 Ekim 2017 Salı

Polen ve Arı Ekmeğinin Eksikliğinde Arılarda Görülen Sorunlar


Kış mevsiminde bal arısı kolonileri daha az bal tüketir ve bu mevsimde arı ölümleri daha az gerçekleşmektedir. Böylesi durumlarda da ilkbahar mevsiminde arı yavrularının sayısı daha da az olmaktadır.
Kapalı bir alanda kışlatılan arıcılık malzemelerinden kovanda polen miktarı az olan kolonilerde, normal kolonilere göre yavru sayısı yarı yarıya düşmekte ve arı ölümleri yüzde olarak bakıldığın % 75 civarında daha az olmaktadır. Zayıf koloniler olarak adlandırılan kovan içi mevcudu düşük koloniler mart ayında çiçek tozu ile beslendiğinde zayıf koloninin normal bir koloni seviyesine ulaştığı ve hatta kapalı gözlü yavru sayısının daha fazla olduğu gözlemlenmiştir.
Arı kolonilerinin protein ihtiyacını çiçek tozundan karşıladığını biliyoruz. Eğer işçi arılar dışarıdan polen getiremiyor ise çiçek tozu yerine mantar sporları ya da peynir kurdunun embriyolarını kovana getirir ki protein ihtiyacını karşılayabilsin. Fakat bu getirilen şeylerin protein kaynağının ne olduğu tam olarak bilinmemektedir.
Arıların bir yıl boyunca bir çok rahatsızlık geçirdiğini, mevsimlerinin kurak geçmesi ve çiçek tozunun azlığından dolayı arı kolonisinde azalmaların yaşandığı bilinen bir gerçektir.
Çiçek tozu stoğunun az olduğu dönemlerde erkek arılar kovandan dışarı atılırlar. Bunun sebebi besin azlığından dolayı erkek arıların sperm sayısında azalmanın gerçekleşmesidir.
Yeni oluşan ana arılar besin kıtlığından dolayı tam olarak gelişemezler ve kovan içerisindeki işçi arılar tarafından yenilerek besin kaynağı olurlar.
Arı ekmeği denilen bir arı  ürünlerinden petek gözünün yaklaşık 8-9 polen taneciğinin tepilmesiyle oluşan protein kaynağının yokluğunda işçi arılar boş petek gözlerindeki artıkları yalarlar ve kovan içerisinde ölmüş olan arı vücutlarının içerisini açarak vücut sıvılarını emerler. Polen eksikliği arı kolonilerinde kanibalizime yol açmaktadır.

Bu kadar yazılanın üstüne arıcılarımızın anlaması beklediğimiz tek şeyin arı kolonilerinde çiçek tozunun çok önemli olduğu ve olmaması durumunda tüm koloni de ciddi sıkıntıların oluşutuğunu anlatmaktır.

30 Ekim 2017 Pazartesi

Arıcılığın Bitkisel Üretimde Önemi

arıcılık malzemeleri
Arıcılık faaliyetleri hem doğal yaşam için hem de ekonomik olarak sağladığı fayda ile dünya üzerindeki önemli çalışma alanlarından birini oluşturmaktadır. Bitkisel üretim ile ilgilenenler arıların üretimde ne kadar büyük katkıları olduğunu bilirler. Arıcılık malzemelerinden olan kovanların bulunduğu bölgeler içerisinde bitkisel üretimin çok daha verimli olduğu herkes tarafından bilinir.
Bitkilerin tohumlarını ve meyvelerini üretebilmek amacı ile çiçeklerde tozlaşmanın gerçekleşmesi gerekmektedir. Bal arıları ise açık alanlar içerisinde tozlaşmayı en iyi yapan böceklerden biridir. Gerek vücut yapıları, gerekse beslenme şekilleri nedeni ile bitkiler tarafından cezbedilir bal arıları. Bitkilerin tozlaşma ihtiyaçlarının giderilmesi bal arılarının nektar ve poleni taşımaları işi sırasında gerçekleştirilir. Bitkilerin bu ihtiyaçlarının bal arıları kolonileri tarafından karşılandığını bilen ve bu şekilde verimlerini arttırabileceklerinin farkında olan bitkisel üretim yapanlar ise çalışmalarını yaptıkları bölgeler içerisinde bal arısı kolonilerinin kovanlarından bulunması için arıcılık faaliyetleri yapan ile anlaşma yaparak kiralama işlemi yapabilirler. Bu bal arısı kolonilerinin kovanlarının kiralanması işlemi özellikle yurt dışında oldukça popülerdir. Bu yöntem ile birlikte bitkisel üreticiler de daha kaliteli ve verimli ürünleri elde etmiş olurlar. Oldukça faydalı ve yaygınlaştırılması gereken bu uygulama ne yazık ki ülkemizde ki birçok üretici tarafından bilinmemektedir.

Bitkisel üretim ve arıcılık faaliyetlerinin çalışanlarının kaliteli ve verimli üretimler için birbirini desteklemeleri gerektiği unutulmamalıdır. Bu neden her zaman iş birliği içerisinde olunmalı ve çeşitli anlaşmalar yapılarak çalışmalara devam edilmelidir.

27 Ekim 2017 Cuma

Türkiye’de Arıcılık Yapmak

arıcılık malzemeleri
Arıcılık faaliyetleri tüm dünyada ve Türkiye’de önemli bir çalışma alanını oluşturmaktadır. Çok eski dönemlerden beri sürdürülen arıcılık faaliyetleri günümüze kadar gelişerek ilerlemiştir. Dünyada arıcılık faaliyetleri çok önemli bir yere sahiptir. Çeşitli ülkelerde yüksek yüzdelik dilimler ile arıcılık faaliyetleri yapılır. Türkiye’de arıcılık faaliyetlerinde yüksek sıralamalara ulaşmış ülkelerden biridir.
Türkiye’de arıcılık malzemelerinden olan kovan kapasitesi oldukça yüksektir. Bu kovan kapasitesinin yüksek olması sayesinde arıcılık faaliyetleri yapanların elde edebilecekleri gelirler yükselir. Türkiye şartlarında arıcılık faaliyetleri ile ilgilenmenin oldukça büyük avantajları bulunmaktadır. Türkiye’de arıcılık faaliyetlerinin çeşitli avantajları şu şekildedir:
- Türkiye zengin floral kaynaklara sahiptir ve koloni varlığı oldukça yüksek bir durumdadır.
- Birbirinden farklı iklim ve bölgelere sahip olunması sayesinde hem gezginci arıcılık hem de sabit arıcılık yapma imkanı vardır.
- Türkiye’de tarımsal amaçlar ile işlenmeyen fazlaca bölge bulunur.
- Tarımsal hastalıklar ve zararlılar ile mücadele için zirai ilaç kullanımı oldukça az gerçekleşir.
- Türkiye arı gen kaynakları bakımından fazlasıyla zengindir.
- Toprak sahibi olmayan ya da az toprak varlığı olan köylüler için oldukça uygun bir faaliyettir.
- Türkiye’de bakanlık tarafından arıcılık faaliyetlerine destek sağlanmaktadır. Bu sağlanan destekler ve örgütlenmeler ile arıcılık faaliyetleri gelir getiren bir meslek konumuna yükselmektedir.

- Arı ürünlerinin kullanımının yaygınlaşması ile her geçen gün daha yüksek gelirler elde edilebilecek bir duruma gelinir.

26 Ekim 2017 Perşembe

Ana Arı Üretiminde Yapay Yöntemler

arıcılık malzemeleri
Arıcılık faaliyetleri ile uğraşanların bal arısı kolonisinin verimini sürdürebilmeleri için en önemli detayları ana arının verimli ve sağlıklı olmasıdır. Bal arısı kolonisi içerisinde bulunan verimsiz, yaşlı ya da sağlığı bozulmuş olan ana arı kolonide bir süre sonra üretim veriminin düşmesine neden olur. Bu nedenle arıcılık malzemelerinden olan kovan içerisinde ana arı kontrolü sık sık sağlanmalı ve verimi düşen ana arıların yenilenmesi işlemi gerçekleştirilmelidir.
Ana arının yenilenmesi işlemi bal arısı kolonisinde bulunan işçi arılar tarafından doğal yöntemler ile sağlanabildiği gibi arıcılık faaliyetleri yapanlar tarafından yapay olarak da gerçekleştirilebilir. Teknik arıcılık faaliyetleri içerisinde kullanılan bazı yapay ana arı üretim yöntemleri bulunur. Bu üretim yöntemleri; Alley yöntemi, Hopkins yöntemi, Zımbalama yöntemi, Miller yöntemi, Smith yöntemi ve Doolittle yöntemi olarak adlandırılmaktadır. Alley yöntemi gerçekleştirilirken bal arısı kolonisi içerisinde bulunan ana arı damızlık olarak kullanılır. Kovan içerisinde bulunan kabartılmış peteklere ana arıların yumurtlaması sağlanır ve larvaların istenilen olgunluğa erişmesi ile birlikte petekler şeritler halinde ayrılarak başka bir çerçevede bulunan dönebilen çıtalara montesi gerçekleştirilir. Bu işlemlerden sonra üç larva içerisinden iki adet seçilerek ana arı üretimi için ayrılmış olur. Çıkmaya hazır hale gelen ana arıların hücreleri kesilerek yeni kolonilerin içerisine yerleştirilir. Hopkins yönteminde ise kaliteli ana arının üretiminin sağlanması için temel petekli çerçevenin damızlık ana arının bulunduğu koloniye aktarılması gerekmektedir.

Görüldüğü gibi teknik arıcılık faaliyetleri içerisinde çok çeşitli ana arı üretim yöntemleri bulunmaktadır.

25 Ekim 2017 Çarşamba

Kışlatması Yapılan Kovan

arıcılık malzemeleri
Bal arısı kolonileri havaların soğuması ile birlikte bir sonraki döneme kadar arıcılık malzemelerinden olan kovan içerisinde salkım oluşturarak hayatta kalırlar. Bal arısı kolonilerinin sağlıklı bir kış dönemi geçirebilmesi için oluşturdukları kış salkımları oldukça önemlidir.
Bal arısı kolonileri arıcılık malzemelerinden olan kovan içerisinde üst üste dizilerek kış salkımı oluştururlar. Bu oluşturdukları salkım kış şartlarına ve soğuyan havaya karşı daha dirençli olmalarını sağlamakla birlikte ısı korumasını sağlamalarına da yardımcı olmaktadır. Bal arısı kolonileri bu oluşturdukları salkımlar ile kendilerini korumaya alsalar bile arıcılık faaliyetleri yapanlar kolonilerinin bir sonraki döneme daha sağlıklı girmesi ve yoğun geçen kış dönemini en az hasar ile atlatması amacı ile kovanları kapalı alanlar içerisine yerleştirebilirler. Açık alanda bırakılan kovanlar için yapılacak herhangi bir işlem bulunmamaktadır. Açık alandaki kovanlar için arıcılık faaliyetleri yapanların dikkat etmesi gereken nokta yoğun kar yağışı dönemlerinde kovan üzerinde biriken karın temizlenmemesidir. Kovan üzerinde bulunan bu karlar ile kovan içerisi sıcaklığının sabit kalması sağlanmış olur.

Arıcılık faaliyetleri yapanlar tarafından kapalı alanlara taşınmış olan kovanlar yoğun kış şartları geçtikten ve hava sıcaklığı normal seviyelere çıkmaya başladıktan sonra arılık içerisinde bulunan eski yerlerine taşınabilir. Ancak bu taşıma işlemi yapıldıktan sonra değişken hava durumlarından bal arısı kolonilerinin zarar görmemesi amacı ile kovanların üzeri çuvallar, gazeteler ya da bez ile örtülebilir.

24 Ekim 2017 Salı

Modern Kovanların Arıcılıkta Yararları

arıcılık malzemeleri
Geçmişten günümüze arıcılık faaliyetleri gelişerek ve giderek daha modern yöntemlerin kullanılması ile ilerlemektedir. Arıcılık faaliyetlerinden alınan verimin arttırılması ve üretimin daha kaliteli hale getirilmesi amacı ile teknik arıcılık yöntemleri geliştirilmiş ve kullanılan ekipmanlarda da modernleşmeye gidilmiştir.
Teknik arıcılıkta en önemli gelişmelerden biri arıcılıkmalzemelerinden olan kovan tipinin değiştirilmesidir. Eski tip kovanlar ile yapılan arıcılık faaliyetlerinden istenilen ölçüde yüksek verim alınamamaktadır, kullanılmaya başlanan modern kovan tipleri ile hem verim yükselmiş hem de arıcılar için daha rahat bir çalışma ortamı sağlanmıştır. İki tip modern kovan bulunmaktadır. Bu modern kovanlar langstroth ve dadant olarak adlandırılır. Bu kovanların tipleri aynıdır ancak ölçüleri farklı olmaktadır.
Modern kovanların yararları şu şekilde sıralanabilir;
1. Çerçeveli kovan tiplerinin her parçası hareketlidir ve bu parçaları çıkarıp tamir etmek ya da yenileme işlemi yapmak daha kolay olarak gerçekleştirilebilir.
2. Modern kovanlar, eski tip ilkel kovanlara göre daha sağlam ve uzun ömürlü olmaktadırlar.
3. Çerçeveli kovan tiplerinde bilinen her arıcılık tekniği rahatça uygulanabilir.
4. Modern kovan tipleri içerisinde bal arısı kolonilerini bal üretimine ya da diğer arı ürünlerinin üretimine yönlendirilmesi mümkündür.
5. Kovan içerisinde istenilen her zamanda ve şekilde besleme işlemi gerçekleştirilebilir.
6. Kovan içerisinde olabilecek her türlü hastalık ya da zararlılardan korunma ve mücadele sağlanabilir.
7. Ana arı kontrolü rahat bir şekilde yapılabilmektedir.

8. Kovan içerisindeki balın hasadı istenilen zamanda gerçekleştirilir ve gezginci arıcılık için en uygun tipte kovanlardır.

23 Ekim 2017 Pazartesi

Arıcılıkta Modern Ekipman Kullanımı

arıcılık malzemeleri
Arıcılık faaliyetleri ile ilgilenenlerin en önemli konularından biri de ekipman kullanımıdır. Arıcıların verimlerini arttırmaları ve yaptıkları arıcılık faaliyetlerinden iyi bir kazanç sağlamaları için kullandıkları ekipmanlara özen göstermelidirler.
Arıcılar için en önemli arıcılık malzemeleri kovanlardır. Teknik arıcılık yapılabilmesi için hiçbir zaman eski tip kovanlar kullanılmamalıdır. Arıcılık faaliyetleri için en uygun olanı; arıların ihtiyaçlarını karşılayan ve arıcıların bildikleri teknikleri rahatça uygulayabileceği, rahat bir çalışma ortamı sağlayan çerçeveli kovan tiplerinin kullanılmasıdır. Teknik arıcılık faaliyetlerinin başlaması da yıllar öncesinde çerçeveli kovan tiplerinin kullanımı ile başlamış ve gelişerek devam etmektedir. Modern kovan tipleri dadant ve langstroth olarak adlandırılır ve dünyanın neredeyse her yerinde bu kovanlar kullanılır. Bu kovanlarda çerçeve boyutlarının değişmemesi ile dünya üzerinde bölgeden bölgeye bazı farklılıklar yapılabilir. Ancak arıcıların dikkat etmesi gereken önemli bir nokta; arılık içerisinde her zaman aynı tip ve aynı ölçülerde bulunan kovanların kullanılması gerektiğidir.

Eski tip kovanlardan elde edilen verim koloni başına ortalama dört ile beş kilogram bal ile sınırlı kalmaktadır. Ancak modern çerçeveli kovan tiplerinin kullanımı ile uygun çevre koşulları ve arıcıların bilgileri, tecrübeleri bir araya geldiğinde koloni başına alınan ortalama verim kırk ile elli kilogram bala çıkabilmektedir ve hatta arılık içerisinde bulunan bazı kolonilerin güçlü olması durumunda alınabilecek verim yüz kilogram bala kadar çıkabilmektedir. Arıcıların yaptıkları işten daha çok verim alması adına modern ekipmanlar kullanması gerekmektedir.

21 Ekim 2017 Cumartesi

Ballık Verilirken Dikkat Edilecek Noktalar

arıcılık malzemeleri
Arıcılık faaliyetleri yapanların ilkbahar döneminde yeni sezon için yaptıkları bazı hazırlıklar ve bakımlar olmaktadır. Bu yapılan bakımlar ve hazırlıklar ile arıcılık malzemelerinden olan kovan içerisinde yoğun geçen bir kuluçka aktivitesi sağlanır. Yoğun geçen kuluçka aktivitesi ile büyüyen koloni sığmadığı için kovan içerisindeki hacmin arttırılması ve yeni bir çalışma alanı sağlanması amacı ile kuluçkalıklar üzerine ballıklar koyularak kat verilir.
Güçlü arı kolonilerine sahip olan arıcılar için bu kat verme işlemi oldukça önemlidir. Kolonide bulunan arılar daha çok miktarda bal yapabilmek için yeni peteklere ihtiyaç duyarlar ve arıcılar yerleştirdikleri ballıklar ile onların bu ihtiyacını karşılarlar. Arıcılar petekli bal üretimi ile seksiyon balının üretimini yapmak istiyorlar ise kuluçkalıklar ile ballıkların arasına ana arı ızgarası yerleştirmelidirler. Ancak ana arı ızgarası yerleştirildiğine dikkat edilmesi gereken nokta; ana arının yumurta bırakabileceği boş peteklerin her zaman bulundurulmasıdır.

Ballıklar kovan içerisine verilirken çerçeveler ile tamamen doldurarak verilmemelidir. Bunun yerine birkaç çerçeve ile verilmeli ve gerek duyuldukça çerçeve ekleme işlemi yapılarak ballığın doldurulması tercih edilmelidir. Kovanların içerisine yeni çerçeveleri verirken önceliği örülmüş hazır petekli çerçevelere vermek gerekmektedir. Kovan içerisine tek seferde iki çerçeve yerleştirilmek isteniyorsa arıların düzeninin bozulmamasına özen gösterilmeli ve orta bölgeye ya da iki çerçeve yanyana olacak şekilde yerleştirme yapılmamalıdır. Bu durumlarda arıların çalışma yönünde bulunan son çerçeve aralanarak buraya yerleştirme yapılmalıdır.

20 Ekim 2017 Cuma

Arılık Yerinin Belirlenmesi ve Kurulması

arıcılık malzemeleri
Arıcılık faaliyetlerine başlamak için atılması gereken en önemli adım arılık yerinin seçiminin yapılması ve arılığın kurulması işlemidir. Arıcılar ve arılar için en önemli arıcılık malzemelerinden olan kovanların koyulup bir arada bulunduğu ve arıcıların çalışmalarını gerçekleştirdikleri alanlara arılık denmektedir. Arı kolonileri rastgele bir bölgeye koyulmamalıdır. Arı kolonileri için belirli özelliklerin bulunduğu bölgeler daha faydalı olmaktadır ve verimli üretimin gerçekleşmesine imkan sağlamaktadır.
Arılık yeri belirlenirken özellikle rüzgarı almayan, ana yollardan uzakta bulunan, sakin olup yoğun trafik noktalarından uzakta kalan, insanların ve hayvanların yolunun üzerinde bulunmayan, gürültüsü olmayan bölgeler olmasına dikkat edilmelidir. Arılık bölgesine yerleştirilen kovanlar koyulurken yönlerine dikkat edilmeli, doğu yönü ve güney yönü doğrultusunda bulunan açıların üzerine yerleştirme yapılmalıdır. Bu açılara dikkat edilerek yapılan yerleştirmeler ile kovanda bulunan uçuş deliklerinin üzerine sabah güneşinin erken saatlerde ulaşması sağlanır ve arılar erken vakitlerde uçuşa çıkmaya başlamış olurlar. Aynı zamanda güneş ışınlarının yoğun ve tehlikeli olduğu saatler içerisinde kovanda bulunan uçuş deliklerinin üzerine gölge düşmesi sağlanmış olur.

Kovanda bulunan uçuş deliklerinin yoğun rüzgara maruz kalmaması için, yağış dönemlerinde yağmur sularının kovana girmemesi için ve arıların kovan içerisindeki temizlik işlerini daha kolay bir şekilde yapabilmeleri için kovanlar öne eğimli olarak yerleştirilmelidir. Kovanlar arasında bulunan mesafelerinde ölçümleri yapılarak doğru bir yerleştirme işlemi yapılmalıdır.

19 Ekim 2017 Perşembe

Arı Hastalıkları ve Zararlıları İçin Önlemler

arıcılık malzemeleri
Arı hastalıkları ve zararlıları arıcılar için oldukça tehlikeli olmak ile birlikte arıcılığın gelişimine de büyük ölçüde zarar vererek yavaşlatmaktadır. Arıcılık malzemelerinden olan kovan içerisine bulaşan ve yayılan hastalıklar ve zararlılar büyük oranda tahribata neden olup bazı durumlarda arı kolonilerinin kaybına neden olabilmektedir. Arıcıların bu hastalıklar ve zararlılardan büyük ölçüde etkilenmemeleri ve bulaşmalarına engel olmaları için alabilecekleri bazı önlemler bulunmaktadır. Bu önlemler şu şekillerde olabilir:
1. Hastalıklar ve zararlılar en çok gezginci arıcılık ile bulaşabilir. Bu nedenle teknik ve gezginci arıcılığa uygun kovanlar ile çalışılmalıdır.
2. Ekonomik bir arıcılık yapabilmek amacı ile belirli bir bilgi birikimi ve tecrübeye ulaştıktan sonra en az elli ile altmış koloni bulundurmalısınız ve diğer arıcılık faaliyeti yapanlar ile iş birliği içerisinde olmalısınız.
3. Arı kolonileri içerisinde genç ve verimli ana arı bulundurarak güçlü koloniler ile arıcılık yapabilirsiniz. Arıcılıktan tatmin edici kazançlar ancak güçlü koloniler ile sağlanabilir ve güçlü koloniler ile bütün zararlardan korunup verim elde edebilirsiniz.
4. Güçlü koloniler oluşturabilmek amacı ile oğul önleme işlemini ihmal etmemelisiniz. Koloni sayısını arttırabilmek amacı ile bölme yaparak hazır yumurtlayan ana arı kullanmalısınız.
5. Arı hastalıkları ve zararlılarına karşı her zaman gözlem yapmalısınız ve şüpheli durumlar fark ettiğiniz zaman bir uzman görüşüne ve önerisine danışmalısınız.

6. Arı hastalıkları ve zararlılarına karşı önlem alma amacı ile gereksiz ve bilinçsiz bir şekilde ilaç kullanımı yapmamalısınız.

18 Ekim 2017 Çarşamba

Kovanda Çerçeve Kontrolleri Nasıl Yapılır?

Çerçeveler kovandan çıkarılmadan önce kovan kapağı açıldıktan sonra uçuş deliğinden körük ile 5-6 defa duman verilerek arıların sakinleşmesi beklenir. Daha sonra arıcılık malzemelerinden örtü bezi ya da örtü tahtası kaldırılarak bir iki defa çerçevelerin üzerine duman verilerek çerçeveler sarsılmadan dik olarak baş ve işaret parmaklarıyla kavranıp çıkarılır. Daha sonra sol el sabit bırakılıp sağ elle çerçeve dik hale getirilip kontrol devam ettirilir daha sonra diğer tarafta gözden geçirilerek ve tekrar eski halene getirilerek kovandaki yerine yerleştirilmelidir.
Eğer kovandaki çerçevelerde küf ya da fazlasıyla kararma mevcut ise petek gözleri çok küçüldü ise bu çerçeve kovandan alınarak başka boş bir kovana konulmalıdır. Boş kalan çerçevenin yerine kabarmış balı alınmış, arılar tarafından temizlenmiş, petekli çerçeve ya da petek bağlanmış çerçeve verilmelidir. Kırık ya da petekte çatlak mevcut ise arılar bu petek gözlerini onarırken erkek arı gözleri oluştururlar ki bu da kovanda erkek arıların mevcudunu çoğaltır.
Kovanda fazlasıyla daralmış ve koyulaşmış petek gözlerinin içerisine ana arı yumurtlamak istemez. Kaldı ki ana arı yumurtladı küçülmüş petek gözlerinden çıkan işçi arılar küçük olurlar. Bu durumda arı kolonisi gelişmez bu da bal üretimini olumsuz olarak etkiler.
Petek gözlerinde fazlasıyla gelişmiş erkek arı gözleri var ise el demirinin sivri ucuyla bu gözler bozulabilir.
Kovan içerisindeki çerçevelerin hepsinin üzerinde arı yok ise çerçevelerin fazlalıkları alınmalı ve kovanda daraltma işlemi gerçekleştirilmelidir. Böylece kovandaki arılar daha sıcak ortamda kalmış olur.
Kovanda çerçeve kontrolleri esnasında dikkat edilmesi gereken en önemli  unsur ana arının kovan dışına düşürülmemeli, ana arı sakatlanmamalıdır.

17 Ekim 2017 Salı

Arıların Yağmacılık Dönemi

arıcılık malzemeleri
Bal arıları içgüdüleri nedeni ile sürekli yiyecek toplama eğilimindedirler. Doğadaki bal özünün azalması ile birlikte bulabildikleri şeker, meyve özü, meyve suyu, şerbet gibi her kaynağı değerlendirmeye çalışırlar. Bu dönemlerde güçlü arı kolonilerinin, zayıf arı kolonisinin ürettiği balları arıcılık malzemelerinden olan kovanları içerisine taşıyabilirler. Arıların bu yağmacılık davranışlarının kaynağını yiyecek toplama içgüdüsü oluşturur.
Yağmacı arıları diğer arılardan ayırmak oldukça güç bir durumdur. Davranışları ürkek, çekingen ve sinirli olur. Uçuş tahtasına konmak yerine kovan çevresinde hareketli uçuşlar yaparak kovan içerisine girip yağma yapabilmek için fırsat kollarlar.
Arı kolonilerinin en tehlikeli dönemi, kıtlık dönemi olmaktadır. En çok yağmacılık eğilimi gösterilen zamanlar bu kıtlık dönemleridir. Güçlü arı kolonileri diğer zayıf arı kolonilerinin bal depolarına yağma yapmak için fırsat kollarlar bu dönem içerisinde. Yağmacı arıları, arıların davranışlarını dikkatle inceleyerek fark edebilirsiniz. Yağmacı arıların genellikle kovanın uçuş deliği önünde sağa ve sola, zikzaklı ve hızlı ve ok gibi ani uçuşlar yaptıkları gözlemlenmiştir. Yağmacı arılar kovan içerisine girebilmek için ısrarcı olurlar ve genellikle kovan önünde yığılmış şekilde bulunurlar.

Kovanda bulunan bekçi arılar yağmacı arılar ile mücadele ederler. Bekçi arılar gelen yağmacı arıları iğnelemeye çalışırlar. Yağmacı arılar da aynı şekilde iğnelemeye çalışarak karşılık verirler. Eğer yağmacı arılar kovan etrafından uzaklaşmazlar ise ölümüne bir mücadele başlamaktadır. Koloni müdafaa davranışı ile birçok yağmacı arı engellenir.

16 Ekim 2017 Pazartesi

Arıcılıkta İlaç Kullanımı

arıcılık malzemeleri 
Arıcılık faaliyetleri sırasında dikkat edilmesi gereken önemli hususlardan biri kullanılan ilaçlardır. Arıcılıkmalzemelerinden olan kovan bakımı için ve arıların sağlıklı kalabilmesi için kullanılan ilaçlara çok dikkat edilmelidir. Aşırı ilaç kullanımı bal verimini düşürür iken, organik bal üretimine de zarar vermektedir.
Kullanılan arı ilaçları şu şekildedir:
Vitamix Formula (oral çözelti tozu); Arıların kötü hava koşulları, nakil gibi stres etkenlerine karşı dirençlerini arttırmak ve kolonilerin hızlı gelişmesini sağlamak için kullanılır. Aynı zamanda ana arının üreme aktivitesini arttırmaya yarar. Hastalıkların ve nekahat süresinin azaltılması amacı ile, şurupla birlikte verilebilir.
Polivit: Bal arılarının beslenmesinde kullanılabilen güçlü bir vitamin kaynağı olarak bilinir. Kolonilerde; hızlı gelişme sağlanması, biyolojik aktivitelerin arttırılması, kayıp vermeden kışlatabilme, bal veriminin yükseltilmesi ve hastalıklara karşı mücadele edebilmek amacı ile kullanılır.
Formiset: Varroa sorunu ile mücadelenin en kolay ve ekonomik yolu olarak bu buhar etkili yaş karton çubuklar görülmektedir. Formiset ilaçlama dört ile beş gün arayla üç defa yapılmalıdır. İlaçlamadan sonra kuruyan karton çubuklar dışarıya çıkartılır.

Thymoset: Bal arılarında zarar veren varroa sorunu için kullanılır. Bu ilaç kekik bitkisinin uçucu yağından elde edilen kristal toz timol içermektedir. Bir kutusunda on beş gramlık beş adet plastik kapaklı ilaç bulunur. Uygulama, plastik kutunun açılarak orta çerçevenin ortasına yerleştirilerek yapılır. Bu ilaç bal ve balmumunda kalıntı bırakmamaktadır. 

14 Ekim 2017 Cumartesi

Arıcılıkta İlkbahar Kontrolleri ve Bakımları

arıcılık malzemeleri
Kış şartlarından etkilenmeyen koloniler ilkbahar dönemine girişte önemli bir evre geçirmektedirler. Koloniler genellikle ilkbahar dönemine girişte ölmektedir. Arıcılık malzemelerinden olan kovanın kontrol ve bakımları çok dikkatli yapılmalıdır.
İlkbahar dönemine girerken yapılması gereken kontroller: ana arı kontrolü, kovandaki arı varlığı, arıların yiyecek varlıklarının kontrolü, fazla peteklerin alınması işlemi, uçuş deliğinin kontrolü, hastalık kontrolü ve varroa kontrolü şeklindedir.
Hava sıcaklığı on beş derece civarlarına çıktığında bu kontrollere başlanmalıdır. Öncelikle kovandaki arı varlığı kontrol edilmelidir. Arıları ölmüş kovanlar arılıktan çıkartılarak uçuş delikleri kapatılmalıdır. Ana arı kontrolü gerçekleştirilmelidir. Ana arısı olmayan koloniler ergin arıların değerlendirilebilmesi amacıyla başka kolonilere aktarılmalıdır. Bal stoğu kontrolü yapıldığında, bal miktarı yetersiz görülen kolonilere arı keki verilmeli ve besleme işlemi gerçekleştirilmelidir. Kovan içerisinde arıların basmadığı çerçeveler bulunur ise bu çerçeveler çıkartılmalıdır ve arıların daha toplu ve sıkışık bir durumda kalmaları sağlanır. Kovanların uçuş deliklerinin kontrolleri yapılmalıdır. Kovanlar geniş olan uçuş delikleri daraltılmalıdır. İlkbahar başlangıcı döneminde arıların kuluçka faaliyetleri hızlanmadan varroa mücadelesi yapılmalıdır.
Hava sıcaklığının on yedi derece civarlarına ulaşmasıyla birlikte ilkbahar dönemi hazırlıkları yapılmaya başlanır.

İlkbahar döneminde yapılması gereken işlemler şu şekildedir: arı kolonisinin gelişimini arttırmak ve çoğalmayı sağlamak amacıyla şurupla besleme yapma işlemi, kovan içerisine kabarmış petek vererek ana arı için yumurtlama sahası oluşturmak, arı kolonilerinin ileriki dönemlerde faydalanması için temel petek verilmesi işlemi, zayıf kolonilerin birleştirilerek verim arttırılmasının sağlanması işlemi ve uçuş deliklerinin genişletilmesi gerekmektedir. 

13 Ekim 2017 Cuma

Kontrollerde Arıların Davranışları Nasıldır?

arıcılık ürünleri
arıcılık malzemeleri
Bal arıları hareket etmeyen cisimlere karşı saldırmazlar. Fakat hareketli nesnelere karşı saldırma eğilimi gösterirler. Bu sebeple arıcılık malzemelerinden olan kovan kontrolleri esnasında ani hareketlerden kaçınmalı, el ve kol hareketlerini yaparken sert davranışlardan sakınmalıdırlar. Kontroller esnasında arı tarafından sokulma olursa el kol sallayarak diğer arıları uzaklaştırmaya çalışılmamalı, sakin davranılmalıdır. Heyecan ve korkudan insan vücudu koku salgıladığı için arılar bu kokuyu alır ve sokma eğilimine girerler.
Arıcılar çalışırken ellerinin ikisini de kullanmalıdır. Çerçevelerin arasına sıkışan bal arıları kızgın olduğu için sokma eğilimleri fazla olmaktadır. Bu durum diğer arılarda koku salgısını algıladıkları için onları da hırçınlaştırır. Kovan kontrolleri düşünülerek ve kontrollü bir şekilde gerçekleştirilmelidir.
Kontroller esnasında arılar sokar ise arının zehir kesesi aktif edilmemeli, tırnağın ucuyla iğne sıyrılarak alınmalı ya da bıçak ile kazıma yapılmalıdır.
Arıcıların giydiği maskelerde yırtık veya bir açıklık var ise arı ordan içeri girer. Böylesi durumlarda panik yapmadan kovanlardan uzaklaşılmalı ve arıcı maskesi çıkartılıp arı öldürülmeli ya da çıkarılmalıdır maskeden.
Arıcılar maskesiz çalışıyor ise etrafında uçuşan arıları el, kol sallayarak uzaklaştırmaya çalışmamalılar.
Kovanda kontroller kovanların yan taraflarından ya da arkasından gerçekleştirilmelidir. Bunun sebebi tarlacı arılar kovana geri döndükleri zaman kovan önünde bir engel var ise yığılma olur ve iş koordinasyonları bozulur. Bu da arıların hırçınlaşmasına sebep olur ve yine sokma eğilimleri artar.

12 Ekim 2017 Perşembe

Kovan Kontrollerinde Dikkat Edilmesi Gereken Koşullar

arıcılık malzemeleri
Kovan kontrolleri esnasında yapılması gerekenleri bir reçete halinde vermek mümkün değildir. Çünkü her kovana yapılması gerekenler farklılık arz eder. Ama arıcılık malzemelerinden olan kovanda kontroller yapmak istiyorsak ilkönce hava sıcaklığını göz önünde bulundurmak zorundayız. Bunun sebebi hava sıcaklığı 14 derecenin aşağısındaki zamanlarda kovan açılıp içerideki arı üşütülmez. Havanın rüzgarsız, güneşli, sıcak ve sakin olduğu zamanlarda kovan kontrolleri gerçekleştirilmelidir.
Gündüz saat 10 ila 16 civarında kovan kontrolleri yapılırsa daha az arı sokmasına maruz kalır arıcılarımız. Bunun sebebi tarlacı işçi arılar dışarı nektar ve polen getirmek için çıktıklarından kovan içerisinde sadece genç, tecrübesiz sokma eğilimi daha az olan arı kolonisinin olmasıdır.
Baktınız hava şartları kovan kontrolleri için uygun gittiniz arılığınıza kontrollerin ortasındasınız hava aniden değişti, kontrollerinizi yarıda bırakmadan daha hızlı bir şekilde yapılacaklarınızı yapıp arılığınızı öyle terk etmeyi düşünmelisiniz.
Havanın rüzgarlı, yağmurlu, sıcak olmayan zamanlarında tarlacı arılar nektar ve polen toplamak için araziye çıkmadıklarından kovanda bulunurlar. Böylesi zamanlarda kovanı kontrol etmeye kalkarsanız tecrübeli arılarımız hem sokma eğilimine girerler hem de körükle duman verince yangın çıktı zannedip kovandaki tüm balı midelerine indirebilirler. Bu durumda arıcılarımızın istemeyeceği bir hadise olduğu için böyle günlerde kontrollerden kaçınılmalıdır.

Hava da elektriksel yük fazla ise arılar bu havalardan hiç hoşlanmazlar. Hoşlanmadıkları içinde sokma eğilimleri yüksek olur. Yine arıcılarımız bu tür hava yoğunluklarında da kovan kontrollerinden kaçınmalıdır.

11 Ekim 2017 Çarşamba

Kovanını Şaşıran Arılardaki Zararlar

arıcılık malzemeleri
Arılıklarda kovanlarını şaşıran tarlacı işçi arılar kovanlardaki bal verimi dengesini tamamen değiştirmektedir. Örneğin yan yana dizilen arıcılık malzemelerinden olan kovanlarda genellikle ortada bulunun kovanlarda şaşırma oranı daha fazla olmakta ve bu kovanlardaki bal verimi minimuma inmektedir. Eğer önden arkaya doğru dizilmiş olan arılığınız var ise bu sefer de öndeki kovanlara tarlacı arıların girişleri daha fazla olmaktadır.
Kendi kovanını şaşırıp başka kovana giriş yapan arılar girdikleri kovandaki koloni sayısını arttırdığı için bu tür kovanlarda sıkışma meydana gelip kovan oğul verme eğilimi içine girmektedir. Oğula giden kovanda koloni sayısı azalmakta ve verim doğal olarak düşmektedir. Zayıflayan kovana arı takviyesi yapılması gerekmekte ve ekstra çaba sarf edilmesi gerekmektedir. Arı sayısında fazla olan kovanlara kat konulması gerektiğinden bu seferde iş gücüne ihtiyaç olmakta, zaman kaybı meydana gelmektedir. Bir başka sorunda zayıflayan kovanlarda yağma olayının gerçekleşip tamamen kovanın bitmesine neden olmasıdır.
Kovanını şaşıran arıların meydana getirdiği bir sorun hastalık bulaştırma riskini çok yükseltmesidir. Bu sefer de bir kovandaki hastalık diğerine de bulaşmakta ve arıcının bakım yapması, önlem alması gereken kovan sayısı artmaktadır.

Bu gibi sıkıntıları yaşamamak için arıcıların yapması gereken çok basit ama etkili yöntemler mevcuttur. Bu yöntemlerden ilki kovanlarda arıların algıyabileceği bir takım farklılıklar meydana getirmektir. Kovanın üzerine bir taş konulabilir, uçuş tahtalarında farkı renkler kullanılabilir.

10 Ekim 2017 Salı

Zar Kanatlılar Takımından Arılar

arıcılık malzemeleri
      Arılar, çiçekli alanlarda yaşayan, 15-25 mm boylarında olan vücutları çok tüylü hayvanlardır. Bir kısmı soliter, yani yalnız hayatı yaşarken bir kısmı da cemiyet hayatı yaşamaktadır. Bal arılarının faal işçileri 6 hafta, erkekler 5 ila 6 ay, bey arı ise de yaklaşık 4-5 yıl yaşamaktadır. Arı ve arıcılıkmalzemeleri ile ilgilenenlerin adları kadar emin oldukları bu bilgiler, rahatlıkla elde edilebilecek bilgilerdir.
    Arı, bir böcek türüdür ve zar kanatlılar takımının üyelerindendirler. Zar kanatlıların özelliği ise enine ve boyuna damarcıklar bulunan ve iki çift saydam zar biçiminde kanatlarının olmasıdır. Arıların vücutları üç kısımdan meydana gelir. Bunlar; baş, göğüs ve karındır. Vücutları yumuşak yapıdaki yoğun bir şekilde kıl örtüsüyle kaplıdır. Arının yaşam alanı ise dünyanın çiçekli alanlardır. Arıcılık ve arıcılık malzemeleri ile ilgilenenlerin dikkat ettiği husus, arının ortamını bozmadan doğal yaşamında beslenmesi, ondan bal temin edilmesidir.

    Arının başının yanlarında bir çift göz, tepe kısmında 3 adet nokta (osel) göz ve bunların yanında ise koku alma ve dokunma organı işlevinde kullanılan bir çift anten yer almaktadır. Ağız organları, bazılarında kemirici bazılarında da yalayıp emicidir. Göğüs kısmından, üç çift eklemli bacak ve iki çift az damarlı, şeffaf biçimde kanatlar çıkar. Ön kanatlar, arka kanatlardan daha büyük durumdadır. Arka kanatların ön kenarlarında bir sıra boyu kıl çengel bulunmaktadır. Uçuş sırasında çengeller ön kanatlara bağlanarak kanat çiftleri beraber hareket eder. 

9 Ekim 2017 Pazartesi

İki Arılık Arasındaki Mesafe

arıcılık malzemeleri
İki arılık arasındaki mesafe arılar için yararlı bitki örtüsünün varlığı ve sayısı ile doğrudan orantılıdır. Eğer nektarın fazla olduğu bölgelerde arıcılık malzemelerini barındıran arılıklar kuruluyor ve sürekli bal özü akışı devam ediyor ise iki arılık arasında beş ila altı kilometre uzaklığın olması idealdir.
Arıların nektar toplama alanları genellikle üç – dört kilometre çapındadır. Nektar topladıkları alandaki tüm bitkilerden de nektar toplamazlar. Bal arıları örneğin ıhlamur ağacından öz topluyor iseler sadece ondan nektar almaya devam ederler. Bu sebeple arılıklar bölünmeli ve aralıklarla arılıklar oluşturularak daha iyi verim alınmaya çalışılmalıdır. Örneğin kırt adet kovan bir bölgeye konuluyor ise bir iki kilometre uzağa bir elli kovanlık arılık yapılabilinir.
Birbirinden farklı iki arılığın birbirlerine olan uzaklığı hastalıkların artmasına ve kovanlardaki arılara bulaşması daha kolay hale gelebilmektedir. Aynı zamanda nektar bulamayan bal arıları yağmacılık eğilimi içine girebilir.
Arıcılığı hobi amaçlı değil de ticari olarak yapan arıcıların daha önce bahsettiğimiz hususlara dikkat ederek arılıklarını diğer arılıklardan üç ila beş kilometre uzağa konuşlandırması gerekmektedir.
Bal özünün az olduğu bölgelerde çok fazla arılık kurulur ise toplanan nektarın hiçbir arıcıya faydası olmadığı gibi yağmacılığa sebep olabileceğinden tehlike arz etmektedir.
Bal özü toplama tarlacı arılar tarafından belli zamanlarda gerçekleşmekte olduğu için kısıtlı zaman aralıklarında aynı ortamdan faydalanmaya çalışan işçi arılar için bölgenin uygun olup olmadığı planlanmalıdır.

Görüldüğü gibi iki arılık arasındaki mesafenin ayarlanması arıcılık için oldukça önemli etmenlerden sadece birisidir.

7 Ekim 2017 Cumartesi

Arıların Mükemmelliği

arıcılık malzemeleri
 Arıcılıkmalzemeleri ve arıcılık ile ilgili çeşitli heves açıcı bilgilere ulaşmak artık günümüzde daha kolaydır.
  Aralarında sistemli ve düzenli bir ilişki bulunan arılar, güdümlü rollere sahiptirler. Buna, ölen kardeşlerini kovandan çıkaran cenaze kandırıcılığı bile dahildir. En küçük ayrıntıları bile zekice olan kovan içi veya dışı yaşam oldukça enteresandır.
   Arılar, koku aracılığıyla birbirlerini kolayca tanıyabilirler ve farklı türlerini ayırt edebilirler. Bir arının kanadını koparmak, seslerindeki şiddeti ve yoğunluğu değiştirse de vızıldamasını durdurmamaktadır. Bunun sebebi vızıltıları kısmen de olsa kanatlarındaki titreşimden kaynaklansa da esasen bu vızıltıların arıların göğsünden geldiği ortaya çıkarılmıştır. Arıların, bir kiloluk balı yapabilmeleri için gereken bitki özü ise yaklaşık dört milyondan fazla çiçek bitki özü gerektirmektedir.
   Arıların kanatları, içinde boyuna ve enine damarcık bulunan iki çift saydam zar şeklinde kanatlardan oluşmaktadır. Bal arılarının faal olarak aktif işçileri yaklaşık olarak 1,5 ay yaşarlar. Erkek arılar ise 6 ay kadar, kraliçe arı ise de 4 yıl kadar yaşamaktadır. Bir işçi arı yaşadığı süre içerisinde yaklaşık bir çay kaşığının on ikide biri kadar bal yapabilmektedir. Onca uğraşa göğüs geren bal arıları, yaklaşık olarak saatte 14 kilometre hızla uçabilirler. Arılar görüşlerinde mavi rengi ayırt edebilirler fakat kırmızı ve koyu gri renkleri siyah olarak algılamaktadırlar.

    Bu mübarek hayvanlar, oldukça faydalı besini üretirken tabiri caizse vızır vızır çalışırlar. Arıcılıkla uğraşanlar dikkatli ve ilgili bir şekilde arıların bakımını, beslemesini yapmalıdır. Gereken arıcılık malzemeleri kolayca günümüzde erişim kolaylığına sahiptir. Bu yüzden bakımına gereken özen gösterilmelidir. 

6 Ekim 2017 Cuma

Kovan Koyarken Dikkat Edilecek Hususlar

arıcılık malzemeleri
Arıcılık malzemelerini kullanan arıcıların kovanlarını koydukları yeri seçerken bazı önemli noktalara dikkat etmesi gerekmektedir.
Öncelikle bal arılarının kovana rahat girip çıkabilmesi ve kovanın konulduğu bölgede bal özü bulunan bitkilerin olması gerekmektedir.
Kovan konulacak yer öncelikle zirai ilaçlamanın olduğu alanlara yakın olmamalı, yangın tehlikesi oluşabilecek bölgelerden uzak tutulmalı ve çalının, otun bulunduğu bölgeler temizlenerek kovanlar yerleştirilmelidir.
Kovanların yerleştiği yer yollara yakın mesafelerde olmalı, araç giriş çıkışına müsaade eder durumda olmalı, kovanların bulunduğu yerde eğim var ise düzgünleştirilmeli ve kovan giriş delikleri rüzgarı fazlaca almamalıdır. Fakat kovanın hava alabilmesi içinde hafifçe öne eğik olarak yerleştirme yapılmalıdır.
Kovanların koyulacağı yerler su tutmamalı olası su baskınlarından korunaklı yerler seçilmelidir.
Kovanları kamufile edecek, rüzgardan ve olası saldırılardan koruyabilcek tarzda çit ya da dallardan oluşturulan setlerle kovanlar güvenli hale getirilebilir. Bu şekilde oluşturulan setler rüzgar geçişlerini de sağladığı için setlerin bozulması da daha az olasıdır.
Eğer kovanları koyacağınız yer sıcak bir bölge ise kovanların üzerine gölgelik yapmak gerekir. Kullanılan malzeme de yanıcı özellikte olmamalı ve yer değiştirilebilir seyyarlıkta olmalıdır.
Kovanların giriş delikleri doğu ve güney yönlü olarak konulmalıdır ki sabah saatlarinde kovana gün ışığı girişin ve kovan sıcaklığı oluşsun. Hava sıcaklığının arttığı zamanlarda da kovan gölge de kalsın ve sıcaklığını muhafaza etsin diye bu şekilde konumlandırılmalıdır.

Bir diğer önemli unsurlardan biri de kovana giriebilecek karınca gibi balı seven hayvanlardan koruma amaçlı kovanların belli bir yüksekliğe kaldırılmasıdır. Bu yükseklik 20 ila 25 cm olabilir.

5 Ekim 2017 Perşembe

Arı Alanlarının Doğru Kullanılması

arıcılık malzemeleri
Arıcılık malzemelerinden kovanda yapılan bal arısı yetiştiriciliğinde bal verimini arttırmak için ya da var olan verimi korumak için alınması gereken bazı önlemler bulunmaktadır.
Öncelikle arıların uçuş mesafeleri hesap edilerek uçuş uzaklıkları belirlenmelidir. Örneğin arılar bulundukları bölgeden iki ila üç kilometre yarıçapındaki uzaklıklara yaptıkları uçuşa en ekonomik arı uçuş yarıçapı denmektedir.
Bal arıları için oluşturulan arı meralarının planlanması gerekmektedir. Ülkemizde bol miktarda bitki örtüsü, ballı bitkiler, çeşit çeşit kır çiçekleri, rakımı yüksek yaylalar, çayır ve meralık alanlar mevcuttur. Aynı zamanda meyve bahçeleri, endüstriyel bitki yetiştirme alanları, yem bitkisi yetiştirilen alanlar da yine yüksek verimli bal özü barındırmaktadır.
Türkiye de her bitki her iklim koşullarında yetişmediği için bitkilerin yetiştiği bölgelere göre arı yetiştiriciliği yapılmalıdır. Ülkemizde arıcılar tarafından kullanılmayan arı meraları mevcuttur.
Ekim yapılan alanlarda hasat gerçekleştirildikten sonra bal özü meydana getiren bitkiler ikinci ekim olarak yapılabilir. Çayırlık alan ve mera olarak tabir ettiğimiz bölgelerde toprak erozyonu var ise bal verimi yüksek olan bitkiler ekilebilir, kurak alanlar bölgeye göre ağaçlandırıla bilinir.  Şehir merkezindeki alanlarda bal özü verimi yüksek ağaçlar ekilebilir.
Arıcılar tarafından bal özü veren bitkiler takip edilmeli ve mevsime göre gezginci arıcılık yapılarak ikinci- üçüncü bal hasadı gerçekleştirilebilir.
Ballı bitkilerin çiçekte kalma süreleri bilinmeli, arkası arkasına çiçek açan kendilinden oluşan bitkiler tespit edilip üzerinde çalışmalar yapılmalıdır.

4 Ekim 2017 Çarşamba

Dünyadaki Nektar ve Bal Özü Kaynakları

arıcılık malzemeleri
Dünya genelinde arıcılık malzemelerinden olan kovanda yaşayan arı kolonisinin nektar ve çiçek tozu içeren yüz doksan beş bin çiçekli bitki çeşidi vardır. Bu bitki çeşitliliğinin tümü bal arıları için nektar ve polen içermemektedir. Örneğin Rusya’da yirmi bin çiçekli bitkiden sadece bin tanesinde bal özü olduğu tespit edilmektedir.
Doğada ekilip dikilebilen bitkiler olduğu gibi kendiliğinden yabani olarak yetişen ve bal özü olan bitkilerde mevcuttur. Bu bitkiler erken çiçeklenme zamanına göre erken ilkbahar, ilkbahar, yaz ve sonbahar mevsiminde açan bitkiler olarak sınıflandırılmaktadır.
Coğrafi alanlar, tarımsal bölgeler, meyve ağaçları, ormanlar ve çalılar için değişik çiçeklenme zamanları oluşturmaktadır.
Ülkemizin bütün bölgeleri arıcılık yapmak için uygun olsa bile her bölgeden aynı verimle bal hasadı yapılamamaktadır. Örneğin ege ve akdeniz bölgesi arı kolonilerinin kışlaması için elverişli bölgelerdir. Bunun yanında ilkbahar ve sonbaharda çiçek açan bitkiler, portakal, limon, mandalina gibi bitkiler, geniş orman alanları yüksek oranda balözü ve çiçek tozu barındırırlar. Doğu Anadolu ve iç Anadolu bölgelerindeki yaylalarda zengin bitki örtüsüne sahiptir.
Tarımı yapılan ve bal ihtiva eden bitkiler arasında sayabileceğimiz bitkiler şunlardır: karabuğday, ayçiçeği, hardal bitkisi, pamuk, korunga, faselya, yonca, üçgül, kara fiğ, soya fasulyesi, anason, narenciye ağaçları, meyve ağaçları ve küçük çalılarda bal özü taşımaktadır. Bu şekilde çok çeşitli olan bitki türlerinde değişik tatta ve lezzette bal temini gerçekleştirilmektedir.

3 Ekim 2017 Salı

Arılarda Su Toplama Faaliyeti

Arıcılık Malzemeleri
Arılar suyun bulunduğu kaynağı suda bulunan nem oranından yararlanarak bulurlar.  Arılarda bulunan nasanov bezi suyu bulmalarına yardımcı olur. Tarlacı arılar topladıkları suyun %70 ini arıcılık malzemelerinden kovan içindeki arılara verirlerken geriye kalan %30 unu kendileri tüketirler. Daha sonrada gereksiz olan suyu vücutlarından atarlar. Arılar kovanda nektar ve polen depolaması yaparlar fakat suyu depo etmezler. 
Kovanın içindeki arılara su yavru arıların sıcaklığını sabit tutmak için ve aşırı sıcaklıklarda kovan içi nemi sabit tutmak için kullanılır.
Eğer arılar zor durumda kaldıysalar; çerçeve üzerlerine yapmış oldukları mumun geniş petek gözlerine suyu depo ederler.
Yavru gözlerdeki sırların üzerine biriktire bilinir. Yumurta ve larvaların kurumasını engellemek için gömeçlerin yakınlarına su konulabilmektedir.
Kovana getirilen su dans ederek diğerlerine haber verilir. Kendisinde yüklü olan suyu diğer birkaç arıya dağıtarak depo ettiği suyu bitirir. Bir su taşıyan tarlacı arı on sekiz kovan içi çalışan arıya su verebilmektedir.
İlkbahar mevsiminde hava sıcaklığının yüksek olduğu günlerde tarlacı arılar bir kovana yetecek kadar su taşırlar kovana. Kendi vücutlarında da saklanan su üç ila dört saat vücutlarında tutulabilmektedir.

Arılar kovana getirdikleri suyu iki ila üç dakika içinde kovandaki arılara taksim eder. Suyunu almış olan tarlacı arı iki yüz elli metrelik mesafeyi bir dakikada alabilmektedir. Arılar kovana taşıdıkları suyu 10 dakikada getirirler. Bir su taşıyan arı kovana su getirmek için günde yüz sefer yapabilmektedir.

2 Ekim 2017 Pazartesi

Arılarda görme, renkleri algılama

arıcılık malzemeleri
Arılar belli bir zekaya sahip olmadıkları gibi belli  iradeye, karar verme işlemini yerine getirme durumunda değildir. Genellikle hissel olarak hareket ederler. Eğer arılar düşünerek hareket edebiliyo olsalar arıcılıkmalzemelerini kullanan arıcıların müdahalelelerine karşı önlemler alıp arıcıların istediği sonuçları elde etmesi olanaklı olmazdı. Arıların ömürleri kısa oldukları için hafızlarıda kısıtlıdır.
İşci arılarla erkek arıların beyin hücreleri arasında sayı bakımından otuz bin civarında hücre farkı vardır. Arılar görebilmekte, hissedebilmektedir. Koku ve tad alma reseptörlerine sahiptir. Fakat arıların duyabildiklerine dair bir bilgi mevcut değildir.

Arılarda Görme:  Arılarda iki çeşit göz mevcuttur. Bunlar basit ve bileşik gözlerdir.
Basit gözler üç adettir. İşci arılar ve ana arı da başın tepesinde, erkek arılarda ise alnın ortasında bulunmaktadır. Bu gözlerin görevi arıya gelen ışık yoğunluğunu tespit etmektir.
Bileşik gözler ise arıların baş kısmının her iki yanında da bulunmaktadır. Altıgen şeklinde birbirine bağlı olmayan  binlerce gözden oluşmaktadır.
Bileşik gözlerin sayısı arı cinslerine göre değişkenlik  göstermektedir. İşci arılarda bileşik gözler 2,6  mm 2 dir. Erkek arılarda 9 mm2 dir.
Arılarda Görsel Algılama:
Arılarda  gözler sağa sola oynamaz. Bileşik  gözler görmeyi sağlamaktadır. İnsan gözünün gördüğü saydamlığın yüzde biri saydamlıkta görselleri algılamaktadırlar. Arılar belirgin işaretleri de algılama potansiyeline sahiptir. Hızlı bir şekilde uçurlarken etrafdaki nesneleri görebilirler. Güneşli günler olmadığında titreşim algısıyla yiyecek kaynakalrına ulaşırlar.
650-800 mikrometre ultra viyole dalga uzunluğundaki renk skalasını görebilirler. Arılar kırmız rengi göremezler.